Kalp krizi artık çocuk yaşta da sıklıkla karşımıza çıkarken; sağlıksız beslenme, yanlış yaşam alışkanlıkları, hareketsizlik, sigara ve stres derken hastalığın gelecek yıllarda daha da artması bekleniyor. Buna karşın teknolojideki gelişme ve tıptaki ilerleme sayesinde ise tedavide de baş döndürücü gelişmeler yaşanıyor, ‘mucize’ sayılabilecek başarılara imza atılıyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cem Alhan 10-17 Nisan Dünya Kalp Haftası kapsamında, kalp cerrahisinde 9 yeni gelişmeyi anlattı.
Robotik kalp cerrahisi
Da Vinci Robotik Kalp Cerrahisi, gelişen teknoloji sayesinde cerrahın; daha hassas, daha ince, daha karmaşık işler yapabilmesi için tasarlanmış bir sistem. Cerrah ameliyat amaçlı geliştirilmiş robotun kollarını bir monitörden izleyerek uzaktan kumanda ile yönlendiriyor. Da Vinci robotu sayesinde kemiklerde herhangi bir kesi yapmaksızın sadece delikler aracılığıyla ameliyat yapılabiliyor. 3 boyutlu kamera sayesinde en zor bölgeler dahi rahatlıkla görülebilirken, robotun kolları 540 derece dönebiliyor, altı yöne hareket edebiliyor, insan elinin uzanamayacağı yerlere ulaşabiliyor. Bu sayede hastanın ayağa kalkma ve normal fiziksel aktivitelerine kavuşması çok daha kolay ve hızlı oluyor. Bu yöntemle yapılan ameliyatlar arasında, by-pass, mitral ve tricuspid kapak tamir ve değişimleri, kalp delikleri ve ritm bozukluklarının tedavisi yer alıyor.
Minimal invaziv kalp cerrahisi
Geniş bir kesi açılmadığından ‘kapalı cerrahi’ olarak da adlandırılan bu yöntemde özel aletler kullanılıyor ve kemik kesmeden 6-8 cm’lik küçük kesilerden kamera eşliğinde girilerek bir dizi ameliyat yapılabiliyor. Minimal invaziv cerrahiye en büyük üstünlüğü cerrahın el becerilerini artırması sağlıyor. Ayrıca, daha az ağrı, daha az kanama ve kan ihtiyacı, daha düşük enfeksiyon oranları, günlük yaşam ve iş hayatına daha erken dönüş gibi önemli avantajları da bulunuyor.
Endoskopikdamarçıkartma
By-pass ameliyatlarında bacak ve koldan alınan damarlar daha önceleri boydan boya kesiler yapılarak çıkartılıyordu. Endoskopik damar çıkartma tekniğinde ise 2 cm’lik bir kesiden bir kamera ve özel aletler ile tüm damarı çıkartmak mümkün. Bu sayede daha az acı, daha küçük yara izleri oluyor, daha hızlı iyileşme sağlanıyor.
TAVİ
TAVİ yeni gelişen bir yöntem olmakla birlikte, bilimsel sonuçlar bu yöntemin daha yaygın hale geleceğini gösteriyor. Özellikle ileri yaşta ve ameliyat olamayacak derecede yüksek riskli hastalarda uygulanan TAVİ, açık kalp ameliyatı yapılmadan, kateter kullanılarak kalbe aort kapak takılmasını sağlıyor. Mevcut aort darlığı hastalığında kasıkta veya göğüste açılan 3-4 cm’lik bir kesiden ilerletilen kateter aracılığıyla aortaya stentli yeni bir kapak takılıyor.
Mitraclip ve Neochord
İleri teknoloji, kalp kapak hastalıklarında ameliyatsız tedaviyi mümkün kılıyor. Mitraclip ve Neochord yönteminde kalp kapağını değiştirmek yerine tamir etmek mümkün olabiliyor. Prof. Dr. Cem Alhan “Mitral kapakta yetersizliği olup ameliyat olamayacak derecede yüksek riskli hastalarda kasıktan veya göğüste açılan 3-4 cm’lik bir kesiden ilerletilen kateter aracılığıyla mitral kapak tamiri yapmak mümkün hale geldi” diyor.
Dikişsiz kapak
Aort kapak değişimi ameliyatlarında kullanılan, mevcut dikişli kapakların yerine geliştirilen, son derece kısa bir sürede takılıp performansı daha yüksek olan bir kapak. Bu sayede özellikle aoratsı ince ve küçük olan hastalarda ameliyat riskini azaltıyor.
Transkateter mitral kapak değişimi
Dünyada çok yeni bir uygulama olan transkateter mitral kapak değişimi ülkemizde henüz uygulanmaya başlamadı. Ameliyat olamayacak derecede yüksek riskli hastalarda uygulanıyor. Mevcut mitral kapak hastalığında kasıktan veya göğüste açılan 3-4 cm’lik bir kesiden ilerletilen kateter aracılığıyla mitral konuma stentli yeni bir kapak takma işlemi.
Dolaşım destek cihazları
Kalbinde nakil gerekecek kadar hasar bulunan hastalar için bir umut ışığı. Kalp nakli ülkemizde yeterli verici olmaması nedeniyle son derece sınırlı sayıda yapılabildiğinden son dönem kalp hastalarında güvenle kullanılıyor.
Aort ve mitral kapak tamiri
Prof. Dr. Cem Alhan “Teknolojideki baş döndürücü gelişmelere rağmen hala insan kalp kapağının performansına yaklaşabilen bir protez kalp kapağı ne yazık ki mevcut değil. Bu nedenden dolayı ‘en iyi kalp kapağı insanın kendi kalp kapağıdır’ düşüncesinden yola çıkarak mümkün olduğu sürece hastalarımızın bozulmuş kalp kapaklarını tamir etmek için çaba harcıyoruz. Çok yeni bir uygulama olmasa bile ülkemizde hala çok yaygın değil” diyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.