23 Aralık 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara1°C

RAMAZAN AYINDA FİZİKSEL AKTİVİTE

Abdullah Güdendede

12 Haziran 2016 Pazar 10:47

Fizik tedavi ve güncel sağlık sorunları köşesi

 

 

 

            Ramazan ayının girmesiyle birlikte oruç farzını yerine getirmeye başladık. Oruç tutmak birey için tüm yıldaki düzenini değiştiren bir hadisedir.  Günlük yaşam aktivitelerinin kısıtlanması ise alışma dönemine kadar devam etmektedir. Uzun süre açlık ve susuzluk fiziksel aktivite düzeyini de etkilemektedir. Diyet kısmı ve beslenme şekilleri de fiziksel aktivite düzenin bir getirisi olarak şekillenmektedir. Oruçta iftar ve sahurun aradaki sürede kısa da olsa beslenme ve fiziksel aktivite için zaman ayırmak gerekir. Bunlar anlık yüklenmeler yerine zamana yayarak yapılmalıdır.

            Fiziksel aktivite; günlük yaşam içerisinde kas ve eklemleri kullanarak enerji tüketimine sebep olan, kalp ve solunum hızını arttıran ve yorgunlukla sonuçlanan aktivitedir. Yürüme, koşma, sıçrama, yüzme, bisiklete binme, çömelme kalkma, kol ve bacak hareketleri, baş ve gövde hareketleri gibi temel vücut hareketlerinin tümü veya bir kısmını içeren çeşitli spor dalları fiziksel aktivite olarak kabul edilir. Oruçlu olunan vakitte bireyler fiziksel aktivite düzeyini minimal ize etmeye çalışır. Bunun yanında metabolizma da yavaşlar ve yorgunluk hissi artar. Fiziksel aktiviteler iftar yaklaştıkça zorlaşmaya başlar. Normal hayatta yapılan işler bile yorucu gelir. Bu durumda adaptasyon sürecini atlatana kadar vücudumuza fırsat vermemiz gerekir. İftardan önceki zaman dilimleri uygun şekilde kullanılarak harekete alıştırılabilir. Namazların vakitleri ise özel olarak seçilmiştir. Özellikle teravih namazı vakti fiziksel aktiviteyi en üst düzey yapabileceğimiz bir vakittir. Sedanter bir yaşamı olmayan bireylerde iftardan birkaç saat sonrasında antrenmanlarını yapmaları uygundur.

            Uzun bir açlık ve susuzluk vaktinden sonra biraz aralıklı olarak beslenilmesi en doğru olanıdır. Fiziksel aktivite olarak oruçlu olunan zaman yüksek efor sarf edilecek hareketleri iftar ile sahur arasında ki bir vakte ertelemek gerekir. Gün içinde açlık halinden dolayı hareket azaldığı için iftar sonu yatmak veya uyumak yerine hareketli olmakta fayda vardır. Belirli bir aktivite düzeyi üzerine çıkılamamalıdır. Sahur vakti çok önemlidir. Bu vakitte uygun bir beslenme düzeni edinmek gerekir. Bu şekilde açlık süresi kısaltılmış olur. Bunun yanında her ne kadar sedanter bir birey olamamak adına fiziksel açıdan bir program benimsense de bu belirli bir sürenin ve temponun üzerinde olmamalıdır.

                Ramazan da kilo vermek mümkündür. Bunun için günü uyuyarak geçirmek yerine gündelik işlerinize odaklanmanız gerekir. Dinlenmek için belirli bir zaman dilimi belirlemeniz gerekir. Açlık süresi uzun olduğu için gün içinde hareketli olmak çoğu zaman yeterli olacaktır. Aşırı düzeydeki fiziksel aktiviteler açlık noktasında sorun oluşturmasa bile su alımı olamayacağı için olumsuz etkileyebilir. İftar ve sahur arasında ibadetleri yerine getirmek yanında 30 dk da olsa hafif tempolu yürüyüş yapılabilir. İftar ve sahur menüsü oluşturulurken karbonhidrat, yağ ve protein dengesine dikkat edilmeli ve biraz ara vererek besinler tüketilmelidir.

 

Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.