REFERANDUMA GİDERKEN
Ali İhsan Ersöz
09 Mart 2017 Perşembe 13:10
Referanduma giderken
Türkiye yeni bir referandum sürecine doğru gidiyor.Eskimiş pörsümüş, günümüze hitap etmeyen,82 ucube anayasasının,defteri dürülmek üzere.!
Ak Partiye anayasa hazırlama görevini kim verdi? Siz kim oluyorsunuz da gabilinden!,anayasa yapıyorsunuz.
Özgürlükçü (!) Türk aydınları sözüm ona gazetecileri, bu saçma soruyla meşgul. Son iki anayasayı darbeciler hazırladığı için, herhalde şöyle bir yanılma içindeler: Anayasa hazırlamak için, önce darbe yapmak gerekir!
Aslında büsbütün yanlış bir yaklaşım değil bu. Ortada bir darbe var, fakat bunu MİLLET yaptı. Yani, darbeye darbe yaparak.
Ak Partiye anayasa yapma yetki ve görevini millet verdi. Bunu kavramak için ne "sosyolog yanımızı konuşturmamız" gerekiyor, ne de hukuk profesörü olmamız.
Gerçekte ortada bir hazımsızlık ve tahammülsüzlük var. Yok efendim meyhaneler kapanacakmış,gazino eğlence merkezleri yok edilecekmiş,kadınlar zorla kapatılacakmış,yok diktatörlük gelecekmiş mış mış.!!!
Hakikat şu: İlmileşen toplum dinileşir. Türk insanı dindarlaşıyor; pozitivist zihniyetliler apışıyor ne dünyada ne de Türkiye''de dindarlaşmanın psiko-sosyolojik arka planını irdeleyebiliriz. Günümüzdeki tartışma bilimsel değil, ideolojiktir. Bu tartışmanın en az 100 yıllık bir arka planı var. Türkiye''nin siyasî değişimini belirleyen ve bu değişmede üstün rol oynayan dış etkenlerin dışında, iç etkenin iki grup arasındaki mücadele olduğunu biliyoruz. Dindar muhafazakârlar ve yenilikçi-lâikçiler ve onun yandaş örgütleri.
Türkler 10. yüzyılda Müslüman oldular ve bu yeni dinle beraber cihadı da kabul ettiler. İslâm âlemini Batıya doğru genişletme işini, yeni ve sürekli bir gayretle, Araplar bu işten vazgeçtikten yüz yıllarca sonra tekrar ele aldılar. İslamiyet Türk devletine bir maksat ve mânavermiş oldu, ama aynı zamanda Türklerin millî özelliklerini kendi potası içinde karıştırdığından ''Türk'' ve ''Müslüman'' aynı manaya gelir oldu.
Tüm baskı ve oyunlara rağmen, Şu an milletimiz çoğunluğunun"arifâne direndiğini"söyleyebiliriz. Parlamaz, fakat asla vazgeçmez. Uzun vadeli ''stratejik'' düşünceyle direnir; direncini zamana yayar. Recep Tayyip Erdoğanın''ın ve ak partinin başkanlık ve sivil anayasa girişimi, işte böyle, yüz yıllık bir direnişin ürünüdür.
Bugün tribünde oturup, sözüm ona, birde Müslüman kisvesi ile idarecilerine küfür edip, darbenin başarılı olması için hala beklentisi olanlar, hepimizin aynı gemide olduğunu unutmuş gözüküyor.
Mecellede bir kaide vardır. Çoğu elde edilemeyenin azı terk edilmez diye. Kur’an da tedricilik esastır.28 şubatdöneminde dik duran şuurlu Müslümanlar karşılığını 15 -20 yıl sonra almaya başlamıştır. Onun için mücadele bugünden yarına düşünülmemelidir.
Allah c.c. ne buyuruyor, Ve sana yakin(ölüm)gelinceye kadar Rabbine ibadet et!
Çalışmak; Değiştirmek, geliştirmek, yenilemek için Ülkesi, milleti, dini herkes için farzdır.
Hem çalışmayıp hemde tribün ukalalığı yapmak kimseye fayda sağlamaz.
Yol bulmak, yol açmak ,yol olmak gerek..
İşte Türk milleti yıllardır "hafızasına yerleşen”siyasal, ekonomik, sosyal, kültürel hürriyeti, hem kendinin hem devletinin bekası, hemde ümmetin selameti için elzem sayıyor. Biliyor ki, tarihin bu uğrağında, büyük bir millet ne kadar hür ise, o kadar başı dik ve ''gelişmiş'' oluyor.
Bu anayasa, değişikliği milletliğimizin yeniden tescili olacaktır..inşallah
Yetmez ama evet.,
Selam ve dua ile
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2013 Güvenli Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.