TÜRKİYE’NİN İLK FARMAKOGENETİK KİMLİK KARTI!

“Doğru ilaç, doğru doz, doğru süre” ilkesi ile uygulamaya alınan kart, kişi hangi hekime giderse gitsin hangi ilaçları daha güvenli ve etkin bir şekilde kullanabileceğine ilişkin hekimine yol gösterici oluyor.

Nöroloji, psikiyatri ve psikoloji alanında multidisipliner anlayışla hizmet veren Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi’nde “Farmakogenetik Profil Kimlik Kartı” uygulaması başlatıldı.

Uygulama Türkiye’de ilk

Uygulamaya ilişkin bilgi veren Uzm. Dr. İlknur Bozkurt şunları söyledi:

“Kişiler arasındaki genetik farklılıklar, ilaçların metabolize edilerek vücuttan atılmasını sağlayan enzimler üzerinde çok etkilidir. Özellikle psikiyatri, kardiyoloji ve ağrı tedavisinde kullanılan ilaçları metabolize eden enzimlerin en önemlileri Sitokrom P450 enzimleridir. Sitokrom enzimleri karaciğerde bulunur.

Genetik farklılıklara göre enzim hızlı aktivite gösteriyorsa ilacın etkinliği azalır ve faydalı olamaz. Tam aksi yönde enzim yavaş aktivite gösteriyorsa da ilaç düzeyleri istenmeyen şekilde artarak yan etki riski ortaya çıkabilir.

Farmakogenetik ilaç paneli genetik testi, sitokrom enzimlerini düzenleyen genlerin varyasyonlarını belirleyerek bir genetik profil ortaya konulmasını sağlamaktadır. Bu testin sonucunda kişilere farmakogenetik profil kimlik kartı verilmektedir. Bu kart kişinin hangi hekime giderse gitsin hangi ilaçları daha güvenli ve etkin bir şekilde kullanabileceği ile ilgili tedaviyi veren hekime yol gösterici olmaktadır. Bu sayede doğru ilacın, doğru kişide, etkili kullanımı hedeflenmektedir.

Özellikle çoklu ilaç tedavisi verilen hastalarda bu genetik kart bilgilerinden faydalanılarak kişiye enzim aktivitesi açısından uygun tedaviler bir arada verilebilecektir. Bu sayede ilaç etkinliği artarak hastaların tedaviye uyumu da artacaktır. Bu uygulama ‘Bireye Özgü İlaç Tedavisi’ olarak adlandırılmaktadır.”

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ise uygulamaya ilişkin yaptığı değerlendirmede “tedavide doğru ilaç, doğru doz, doğru süre” ilkesini önemsediklerini, kişiye özel tedavi ile kişinin genetik özelliklerine uygun ilaç seçimini hedeflediklerini söyledi.