Bir ay önce Sayın Başbakan Yıldırım açıklamıştı. 2019 yılına kadar seçim yok demesine rağmen hala seçim beklentisi içinde olanlarla karşılaşıyordum. Hatta yapılacak seçimde kimlerin aday olacağı tablosu bile önümüze konuyordu. İnanın ben bu söylentilere sadece gülüp geçiyordum hatta 2019 yılına kadar seçim yok. Çünkü seçimden önce Ak Partide temizlik olacağını söylediğimi konuştuğum arkadaşlar hatırlarlar. Salı günü Sayın Başbakan yaptığı açıklamada tekrar üzerine basa basa söyledi, “ 2019 yılına kadar seçim yok” dedi.
Sayın Cumhurbaşkanın neden, “ ben yalnızım” dediğini hatırlattığımı unutanlar olmuştu. Bir Cumhurbaşkanı durup dururken ben yalnızım demez. Önümüzde bir oylama ve ardından referandum söz konusu. Bu süre içinde sessizlik devam edecek.
Ardından ilçe ve il Başkanlıkları seçimi gündeme gelecek. Ardından büyük kongre yapılacak ve bu kongrede bitecek ve taşlar yerine konacak. Tabandan tavana büyük bir temizlik olacak. Hatta Ak Parti kurmaylarının bazı isimleri liste dışı kalacak.
Efendim sen hani bir şey demiştin hani ne oldu diyenlerde var. Evet, doğru söylüyorlar, Anayasa değişikliği ve referandum gündeme gelince ister istemez bazı düzenleme ve atamalar askıya alındı. Bu askı zorunlu bir askı olarak seçimlere kadar devam edecek.
Şuanda aldığım duyumlara göre Sayın Cumhurbaşkanın önünde kabarık bir dosya duruyor. Bugüne kadar kendisini kimlerin aldatıp yanıltarak Fetö terör örgütüne müsamaha göstertildiğini şimdi daha iyi biliyor. Bunlarla hesaplaşma zamanını bekliyor.
Sürekli seçime gitmek ve seçim süreci yaşamak ülkenin ekonomisini etkilediği gibi istikrarını da bozdu. Hatırlayın Belediye seçimlerinin üzerinden 3 yıl geçti. Bu süre zarfında 4 seçim yaşadık, şimdi birde referandum 5 seçim olacak. Bunu beş yıla bölerseniz her yıla bir seçim tekabül eder.
Bu seçimlere 2016 yılındaki darbe kalkışmasını da eklerseniz sıkıntılı bir dönem. Zaten 2016 yılı ülke genelinde koskoca bir yaz boş geçti. Ne hükümetimiz terörle mücadele edeceğiz diye iş yapamadı. Hemde bütün Belediyeler koskoca bir yazı boş geçmiş oldu.
İstikrar, huzur ve barış çok önemli. Bunların olmadığı bir ortamda iş yapmanız çok zor. Hala hükümet terör olayları ile mücadele ediyor. Bu mücadeleye rağmen bir yandan da kalkınmamız için çalışmalar yapıyor.
Böyle bir mücadele ve çalışma içinde olunurken, bazı aklıselimler gözünü Milletvekili olmaya dikmişler. Dört gözle seçim bekliyorlar. Herkes otursun oturduğu yerde 2 yıl seçim falan yok. Kuru kuruya gündem oluşturmasınlar.
Siyaset öyle bir zikzaklı oyun ki, hiç beklemediğiniz bir anda köy bekçisi bile olamazsınız. Yıkmak istediğiniz kişileri yıkayım derken bir anda yıkılıverirsiniz. Beklentiler içinde devam ederken psikolojiniz bozulur kafanızı yersiniz.
Herkes kendisine göre siyaseti dizayn ediyor. Valla Demirel’in bir lafı vardı, “ siyasette akşamdan sabaha çok uzun zaman”. Siyasette neyin ne olacağını kimse bilemez. Yıkayım derken kendiniz bir anda yok olursunuz.
Hiç ummadığınız taş baş yarar. Siyasi hesapları bir tarafa bırakarak kısmetse zaten sizi bir gün bulur. Yoksa oraya buraya sallayarak valla bir yere gelemezsiniz. Hırs ve kin çok kötü bir durum. İnsanlara kin beslemekle bir şey olunmuyor, bunun cevabını en güzel halk veriyor.
Beklentiler insanı bazen yok eder. Benim bazen yaban eşeği ile ahır eşeği hikâyem vardır. Edep dışı olmadan edeplice hatırlatayım.
Yaban eşeği ev eşeği ile karşılaşınca ev eşeğine sorar, “neden hep böyle başından iple bağlısın. Akşamda evde ahırda yalnız yatıyorsun. Gel doğada serbest ve rahat gezelim” der.
Ev eşeği, “ benim beklentim var, sahibim hanımı ile kavga ederken hanımını bana sipariş etti onu bekliyorum” der.
Valla böyle beklentileri olanlar ahır eşeği gibi ahırda bekler durur. Ömrü beklenti ile gelip geçer. Atı alanda üsküdarı geçer.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.